Dünyanın En Güzel Ören Yerleri

[benimle_dans_et]

Dünyanın En Güzel Ören Yerleri

Delfi, Yunanistan

Her ne kadar Pantehon diğer ören yerleri arasında en çok akla gelen, en bilinen olsa da, Antik Yunan kültürünün ruhani merkezi olan Delfi’deki kalıntılar oldukça iyi tanınır. Atena’ya adanmış Tholos Tapınağı, vadileri ve deniz manzarasıyla görülmeye değerdir.

Villa Jovis, Capri, İtalya

Capri Her yıl binlerce turistin akınına uğruyor ama bu turistlerden pek azı Tiberio Dağı’ndaki Tiberius Sarayı’na çıkıyor. Burada çok az turist rehberi ve gezginleri levhalar işaretlerle bozulmamış büyüleyici bir manzara bekliyor.

Kourion, Kıbrıs

Kourion kalıntıları, Kıbrısın güney kıyısından Akdeniz’e bakıyor. Burada Greko-Roman amfi tiyatroları, hamamlar, Roma mozaikleri ve ilk Hıristiyan bazilikalarından biri bulunuyor. Bölgede aynı zamanda yamaç paraşütü yapılabiliyor.

El Cem, Tunus

Tunus Roma kalıntıları açısından oldukça zengindir. Ancak hiç bir ören yeri El Cem kadar etkileyici olamaz. Romalılar bu daire şeklindeki stadyumu MÖ 238’de, Gordion valisinin kontrolünde inşa etti. Bir kalıntıya göre oldukça bozulmamış bir durumda olan yapı, 35 000 kişilik bir izleyici kapasitesine sahipti.

Aphaia, Yunanistan

Atina’nın açığında bulunan Saronic Adaları’ndan biri olan Aegina’da MÖ 500 yılında inşa edilen, içerisinde kendi tapınağı da bulunan bir ibadethane kompleksi bulunuyor. Binalardaki heykeller uzun zaman önce sökülerek Münih’e götürüldü. Zarar görmemiş olan sıra sütunlar Pantehon’u hatırlatıyor.

Aspendos, Antalya

Aykırı gezginler, Yunan Medeniyeti’nin en güzel ören yerlerinin Türkiye’de olduğunu söylerler. Antalya sınırları içindeki bu tarihi bölge, M.Ö. 1000 yıllarında inşa edilmişti. Sonra Büyük İskender ve ardından bugün dünyanın en iyi korunabilmiş amfi tiyatrosunu Aspendos’a inşa eden Romalılar bu bölgeyi ele geçirmişlerdir. Bu muhteşem amfi tiyatro 7000 kişilik bir seyirci kapasitesine sahiptir.

Leptis Magna, Libya

Romalılar hep sağlam yapılar inşa etti. Ancak bu yapılardan çok azı Libya’nın Trablusgarp kıyılarındaki Leptis Magna kadar sağlam kaldı. Fenikeliler tarafından inşa edilen Leptis Magna, Kartaca Savaşları’nın ardından Romanlıların eline geçti. Antik tiyatro, sıralı kolonları ve Akdeniz manzarasıyla en az Septimius Severus Kemeri kadar büyüleyici.

Afrodisias, Aydın

Antik çağda aşk tanrıçası Afrodit’e adanmış bir kent olan Afrodisias’ın kalıntıları en az Afrodit’in kendisi kadar güzel. Roma Dönemi’nde önemli bir konumda olan bir mermer ocağının yakınında kurulmuştu bu kent. Şimdi, engebeli, yemyeşil bir arazinin üzerinde bu kentin kolonlar ve kolon parçaları dağılmış durumda. Özellikle, oyularak şekillendirilmiş, bugüne kadar bozulmadan kalabilmiş heybetli kapısı oldukça etkileyici.

Baalbek, Lübnan

Lübnan çok çeşitli ören yerlerinin bulunduğu bir ülke. Ancak bu kalıntıların arasında en muhteşem olanı Beka Vadisi’nde bulunan Baalbek. Roma İmparatorluğu yıkılmamışken, bu kente hala “Heliopolis”, yani “güneşin şehri” deniyordu. Roma’nın en güzel mimari eserleri bu topraklarda inşa edildi. Muazzam Bacchus, Zeus Tapınakları da bölgede görülmesi gereken tarihi eserlerden.

Agrigento, İtalya

M.Ö. 8. Yüzyılda, Sicilya, Yunanların kolonileştirdiği Magna Grecia adını taşıyan geniş bölgenin en önemli merkeziydi. Şimdi görülmeye değer kalıntılara ev sahipliği yapıyor. Dik bir yamaca yerleşmiş olan eski Akragas üzerine kurulmuş modern yerleşim yeri Agrigento’da heybetli tapınaklar bulunuyor. Eskiden Concord Tapınağı’nı süsleyen mermerler artık yok. Ancak 34 sütunuyla dünyanın en iyi korunabilmiş Yunan tapınaklarından biri olarak yerini koruyor.