Forum Akenna  

Geri git   Forum Akenna > Kişiye Özel Kategoriler > Sağlık
Kayıt ol Yardım Community Ajanda Bugünki Mesajlar Arama

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 03-31-2013, 03:35   #1
Successor
Avatar Yok
 Özel Mesaj       Arkadas Listesine Ekle
K.Tarihi: Jun 2012
Üye Numarası: 224
Arkadaşlar: 0
Konular:
Mesajlar: 277
Rép Puanı: 10
Rép Grafiği:
Standart Sağlıklı Beslenme

Abur Cubur Neden Zararlı?


Dünyada, ölüm nedenleri arasında önemli yer tutan sindirim sistemi enfeksiyonları gıdalarla ve suyla bulaşıyor. Peki abur cubur bu konuda ne kadar zararlı?


Dünyada, ölüm nedenleri arasında önemli yer tutan sindirim sistemi enfeksiyonları gıdalarla ve suyla bulaşıyor. Enfeksiyon uzmanlarına göre, abur cubur tüketimi de bu hastalıkları davet eden önemli etkenlerden biri.

Gıdaların doğru yöntemlerle saklanması, yemeklerin günlük tüketimi, sağlıklı buzdolabı koşulları, damacana su yerine tek kullanımlık pet şişelerin tercih edilmesi, abur cubur yemekten uzak durulması gibi tedbirler, sindirim sistemi enfeksiyon risklerini en aza indirebiliyor. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kenan Keskin, sindirim sistemi enfeksiyonlarından korunma önerilerini şöyle anlattı:

“Sindirim sistemi enfeksiyonları; kaynağında kirli olan gıdaların tüketilmesi, gıdaların temizlenerek yenmeye hazır hale getirilme sürecinde hastalık etmenleri ile teması ya da gıdayı hazırlayan kişilerden bulaşmaktadır. Gıdalar pişirildiği zaman hastalık etmenlerinin büyük bir kısmı yok olur. Mikroorganizmalar 60 derecenin üzerinde canlılıklarını kaybettikleri için mikropların büyük bir kısmı ortadan kalkar. Sindirim sistemi enfeksiyonlarından korunmak için alınacak bazı basit önlemler, gıda zehirlenmelerinin yanı sıra yaşamı tehdit edici hastalıkların ortaya çıkmasını da engelleyecektir.

ABUR CUBUR TÜKETİMİNİ BIRAKIN!

Abur cubur tüketimi sindirim sistemi enfeksiyonlarını davet eden önemli bir etkendir. Yiyeceklerde ya da suda belli miktarda bulunan bakteriler, yine üst solunum yollarındaki bazı bakterilerle birlikte mideye inebilir. Mide ise çok kuvvetli asit dengesi ile tüberküloz basili hariç, bu bakterilerin yüzde 98’ini yok eden bir özelliğe sahiptir. Ancak bunun gerçekleşebilmesi için normal fizyolojik şartların uygun olması gerekir. Eğer normal öğünde normal bir yemek tüketimi gerçekleşmişse mideye gelen mikroplar etkisiz hale getirilir. Ancak abur cubur tüketimi ile birlikte bol miktarda sıvı alınması, yiyeceklerin midede kalış sürelerini uzatır. Sonuç olarak midedeki asit miktarı azalır ve enfeksiyon geçişi olur. Bu nedenle hastalıktan olduğu gibi, sindirim sistemi enfeksiyonlarından korunmak için de; sağlıklı beslenme, ölçülü yemek yeme çok önemlidir. Çünkü yeme düzenindeki bozukluklar sindirim sistemini olumsuz etkilemektedir.

YEMEKLERİ BUZDOLABINDA YA DA PİŞİREREK SAKLAYIN

• Yemeklerin günlük tüketimi çok önemlidir. Ancak mutlaka ertesi güne kalacaksa, saklanma koşullarına enfeksiyon riskleri açısından çok dikkat edilmelidir.

• Yemekler kesinlikle içine konuldukları kabın üzeri kapatılmadan oda ısısında bekletilmemeli, buzdolabında 4 derecede ya da 60 derecede pişirilerek saklanmalıdır.

• Et ve tavuk buzdolabında bir günden fazla kalmamalı, taze olarak tüketilmelidir. Derin dondurucuda saklama süresi de mümkün olduğu kadar en aza indirilmelidir. Bakteri oluşumu artacağı için etler çözüldükten sonra tekrar dondurulmamalıdır.

SAKLAMA KABI CAM YA DA PORSELEN OLMALI

• Artan yemekler cam ya da porselen kaplarda ağzı çok iyi kapatılmış şekilde saklanmalıdır.

• Saklama kaplarının iç yüzeylerinin çizilmiş, bozulmuş ve yüzeyi pürüzlenmiş olmamasına özen gösterilmelidir. Özellikle çok sağlıklı olan emaye tencerelerin iç yüzeyinde bir çizik varsa kesinlikle kullanılmamalıdır. Bozuk yüzeydeki mikroorganizma ve kanserojenler enfeksiyonlara neden olur.

SEBZELER NASIL TEMİZLENMELİ?

• Sebzeler yaprakları açılarak ve aralarında boşluk kalmayacak şekilde yıkanmalıdır.

• Sebzelere bulaşan mikroorganizmaların bir salgına yol açacağı korkusu hakimse; çamaşır suyu çok iyi bir dezenfektan olarak kullanılabilir. Çamaşır suyu içeriğindeki klor sayesinde iyi bir temizleyicidir ve bir litre suya bir çay kaşığı konularak kullanılabilir. Sebzeler o suda 15 dakika bekletildikten sonra bol su ile durulanmalıdır.

• Sirke, asit içeriği nedeniyle mikropların yok edilmesinde etkili bir maddedir. Sebzelerin sirkeli suda bekletilmesi de dezenfekte olmaları bakımından tercih edilebilir.

DAMACANA YERİNE ARITMA SU İÇİN

• Su eğer sağlıklı bir kaynaktan geliyorsa, rahatlıkla tüketilebilir.

• Damacana sular mikrop üremesi nedeniyle çok sağlıklı değildir. Damacana kaplar doldur boşalt anlayışı ile kullanıldığı için bakteri üremesine zemin hazırlar. Damacana yerine; tek kullanımlık kaplardaki sular ya da su arıtıcılar tercih edilmelidir.

• Suların buzlu ve çok soğuk tüketilmesi, mide mukozasının direncini kırarak sindirim sistemi enfeksiyonlarına zemin hazırlar.

ELLERİNİZİ YIKAYIN

Sindirim sistemi enfeksiyonları yiyeceklerle, ağız yolu ve dışkılarla insanlara bulaşan bir sağlık sorunu olduğundan, tuvalet temizliğine önem verilmelidir. Tuvalet sonrası, yemek öncesi ve sonrası eller çok iyi yıkanmalıdır. Mikropların vücuda girişlerinde ellerin etkisi önemlidir bu nedenle el temizliği göz ardı edilmemelidir.”




Mutluluk mu ?
Evet,evet ! ßenim en sevdiğim oyundu o ; küçükken...~
LaL isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
Alt 03-31-2013, 03:36   #2
Successor
Avatar Yok
 Özel Mesaj       Arkadas Listesine Ekle
K.Tarihi: Jun 2012
Üye Numarası: 224
Arkadaşlar: 0
Konular:
Mesajlar: 277
Rép Puanı: 10
Rép Grafiği:
Standart İştah Kesen İçecekler

Piyasada onlarca iştah kesici ilaç ve bitkisel ürün bulabilirsiniz. Ancak bu ürünlerin büyük çoğunluğu bazı yan etkilere neden olmaktadır. Eğer kilo vermekte kararlıysanız bu tip ürünlere güvenmek yerine diyet listenize bağlı kalmalı ve düzenli egzersizlere başlamalısınız. Tabii bu arada iştahı azaltıcı bazı doğal ürünlerden de yardım alınabilir. Yeşil çay kafeinli içeriği ile iştahı belirli bir süre keser ve içerdiği minerallerle diyetinize yardımcı olur. Ayrıca yağsız süt kullanacağınız hazırlayacağınız muzlu süt lifli içeriği ile uzun süre tok kalmanızı sağlar.

Kafein: Aşırı kahvenin vücudu susuz bıraktığını ve stresle kaygıyı tetiklediğini biliyoruz. Ancak dengeli olarak öğünler arasında içeceğiniz kahve tokluk süresini epey uzatıyor. Kafeini kahveden almanız şart değil, kahve yerine oolong çayı veya yeşil çay kullanabilirsiniz. Her iki çayda belirli oranda kafein içermektedir. Uyku düzeninizin bozulmaması için akşam yemeğinden sonra kafeinli içecek tüketmeniz tavsiye edilmez.

Yağsız Süt: Avustralya’daki Royal Perth Hastanesi’nin yaptığı bir araştırmaya göre öğle yemeğinden önce bir bardak yağsız süt içenlerin içmeyenlere oranla ortalama 226 kalori daha az aldıkları belirlenmiş. Bir öğünde 226 kalori tek tek kalori hesaplanan bir diyet programında hiç fena olmasa gerek. Yüksek protein içeren süt aynı zamanda laktoz içeriği ile iştahı azaltmaya yardımcı olarak öğünlerden önce kullanılabilir.

Lifli Meyve Suları: Gıdalar çözünmez ve çözünür olarak iki farklı lif içermektedir. Suda çözünmeyen lifler tokluk hissini uzatmak ve iştahı bastırmak için kullanılabilir. Bu tip lifler bakımından zengin olan elma (kabuğuyla birlikte), kiraz, üzüm, ananas, portakal, kavun ve çilek suyu içerek iştahınızı kesebilirsiniz.

Lifli Sebze Suları: Aynı meyve sularında olduğu gibi yüksek lif içeren şalgam, pancar, karnabahar, lahana, Brüksel lahanası gibi sebze suları da iştahı kesmek için kullanılabilir.

Su: Sıkı bir diyet programında bol bol su içmenin önemi tartışılmaz. Vücudun gün içinde kaybettiği mineralleri geri almak için içtiğiniz su aynı zamanda mideyi doldurarak tokluk hissi verebilir.




Mutluluk mu ?
Evet,evet ! ßenim en sevdiğim oyundu o ; küçükken...~
LaL isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Tag Ekle
beslenme, saglikli


Yetkileriniz
Sizin Yeni Konu Acma Yetkiniz var yok
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Şu Anki Saat: 08:08