Forum Akenna  

Geri git   Forum Akenna > Ask > Ask Öyküleri
Kayıt ol Yardım Community Ajanda Bugünki Mesajlar Arama

Cevapla
 
Seçenekler Stil
Alt 03-31-2013, 04:43   #1
Successor
Avatar Yok
 Özel Mesaj       Arkadas Listesine Ekle
K.Tarihi: Jun 2012
Üye Numarası: 224
Arkadaşlar: 0
Konular:
Mesajlar: 277
Rép Puanı: 10
Rép Grafiği:
Standart Hiç bir seven kavuşmasın diye….!

Maziye zincirlenmişti birzamanlar kaderim. Kalbime de zincir vurulmuştu sanki. Fırtınalar hep içimde dolmayan bir boşluk ise benimleydi hep. Büşra ın gözyaşları durmadan akıyordu. Oturmuştu bir banka gelene geçene aldırmıyordu hiç. Biraz evvel bir holding binasından çıkmıştı. İlk aşkı ilk sevdiği birzamanlar komşusunun oğlu olan Kaanı ziyarete gelmişti. Senelerdir görmemişti onu. Öyle bunalımdaydı ki Yeni eşinden ayrılmış sanki bir iki laf edecek birini aramış ve Kaanı görmeye gelmişti. Sevinçle girdiği yerden ağlayarak çıkmıştı. Kaanın bir sene önce öldüğünü öğrenmişti.
Oysa lisede birlikte okurken üniversiteyi bitirip evleneceklerini söylüyorlardı birbirlerine.
Hemen kalemini çıkarıp ağaca bir kalp çizmiş ve içine isimlerini yazmıştı Kaan.
Düşüncelere dalmıştı Büşra. Apartopar banktan kalktı. Edinekapı Mezarlığına
gitti. Kaanı görememişti ama mezarına gidecekti. Bulacağına inanıyordu. Arkadaşları tarif etmişti.
Mezarlığın kapısında ki çiçekçiden ençok sevdiği birzamanlar sevdiğinin verdiği kırmızı gülleri aldı. Kapıda ki görevliye sordu. Birlikte aramaya başladılar. .
İçinden durmadan

Sonunda buldu mezarı



Gözyaşları durmuyordu.

Şimdi ben senin için aldım.

Nişan yüzüklerimizi bile almıştın. Gençlik işte mantıklı düşünemiyor ki insan.
Hem ağlıyor hem konuşuyordu Büşra.
Evliliğinde çok acılar çektirmişti eşi. Devamlı aldatıyor ve manevi işkenceler yapıyordu. Sonunda dayanamayıp kızını da alıp annesinin yanına gitmişti. Aslında . Kaandan bir beklentisi yoktu. Çünki Kaanda evli ve iki kızı vardı. Yalnızca arkadaş olarak görmeye gitmişti. Trafik kazasında öldüğünü öğrenmesi onu geçmişe götürmüştü.

Ve bizi ayırdı. Belki sen de mutlu olamadın eşinle. Bense hiç olmadım. Bazen seni düşünürdüm. Seninle evli olsaydım mutlu olurdum. Sen beni anlıyan sevgi dolu biriydin.
Yine gözlerinde ki yaşlar sicim gibi iniyordu Büşra ın. . Keşke bugün hiç uğramasaydım. İçimde ki aşk kırıntıları kalsaydı yerinde. Ama mazimin saf ve temiz aşkı köz gibi yanacak bundan sonra içimde.
Elinde ki gülleri mezarın toprağına tek tek bıraktı.

Birzamanlar aşık olduğu deliler gibi sevdiği arkadaşını gözü yaşlı olarak bıraktı. Hayat herzaman süprizlerle doluydu. Bazen böyle acı süprizler de insanın karşısına çıkabiliyordu.

Acayip duygusal ve insanın kendi kalbine yazdığı bir mektup
Yazma diyorlar bana
yazarken canın acıyor
ağlıyorsun..
ve gelemiyorsun kendine uzun bir süre..
yazma diyorbeni tanıyanlar..
yazarsan kurtulamazsın bu aşktan…!
Yapamıyorum
yazmamayı beceremiyorum…
oysa sussam bir süre..
dinlense kelimeler..
Ben sussam sen yazarsın belki..
İkimizin yerine konuşmaktan yoruldum artık…
Ben yazmazsam belki yeni anlamlar yüklenir alfabeye..
Bir harfini aldım oysa onun ben..
28 harf kaldı geriye..
Artık seni tanıyanlar
bilemeyecekler hiç..
Adının başında hangi harfin olduğunu..
Kolay değil böyle sevilmek eminim..
Hiç seni sevdiğim kadar sevilmemiş olsamda..eminim işte..
Benim nefes almamı engelleyen bu aşk
seni de yaşatmazbilirim..
Bulmacaların içindeyim
ama ne olur çözme beni..
gidersen birgün dayanamaz kalbim..
bırak sırlarla kalayım..sen hep başucumda kal..
Bana hiç “gelmemiş” olsaydın..
korkmazdım elbet “bir gün gidecek” olman düşüncesinden..
Ama geldin bana
Ne de iyi ettin…!
Susamıyorum..Ne zaman susmak gelse içimde..
Gözyaşlarımla yıkıyorum yüzümü..
Çok ağlıyorum…
Diyor ki bir şarkı;
-ben denizden bir damlayımo yüzden tuzludur gözyaşlarım..
Denizden doğduğum doğru..
ama artık eminim
Doğduğum yerde ölmeyeceğim…!
Ağlatmak istemezdim kimseyi..
ve sen hiç ağladın mıbilmiyorum..
Hayatının neresindeyim
ve yokluğumun büyüklügü ne kadar yer tutarsa
bedelini ödemeye razıyım..
Bırak gideyim..
“Tutmuyorum zaten” diyebilirsin..
doğru..
ellerinle bağlamadın ellerimi..
Dillerinle söylemedin “gitmeleri”..
Kalbimden kalbine bağlanan o kalın ilmiği sen atmadın..
Habersiz değildin ama…Sadece uyarmadın..
Bazen oturup sana mektup yazmak geliyor içimden..
Sayfalarca..renk renk..
Saçlarımı boyadığım gibi boyamak istiyorum kelimeleri..
Oturuyorum..yazamıyorum..
Boya kalemleri elimde kalıyor..
Gidip masum çocuk yüzlerini boyuyorum..
Gülüyorlar..
Birilerini mutlu etmeyi becerebiliyorum..
Az da olsa..
Kötü olabilseydim..senin içinsana karşı..
Nefret edebilseydin benden..
Denemedim mi sanıyorsunseni sevmemeyi..
benden nefret etmeyi sana öğretmeyi..
olmadı..
ne zaman bir adım atsam senden geriye..
yüzlerce kere koştum ileriye..
Ardıma dönYazma diyorlar bana
yazarken canın acıyor
ağlıyorsun..
ve gelemiyorsun kendine uzun bir süre..
yazma diyorbeni tanıyanlar..
yazarsan kurtulamazsın bu aşktan…!
Yapamıyorum
yazmamayı beceremiyorum…
oysa sussam bir süre..
dinlense kelimeler..
Ben sussam sen yazarsın belki..
İkimizin yerine konuşmaktan yoruldum artık…
Ben yazmazsam belki yeni anlamlar yüklenir alfabeye..
Bir harfini aldım oysa onun ben..
28 harf kaldı geriye..
Artık seni tanıyanlar
bilemeyecekler hiç..
Adının başında hangi harfin olduğunu..
Kolay değil böyle sevilmek eminim..
Hiç seni sevdiğim kadar sevilmemiş olsamda..eminim işte..
Benim nefes almamı engelleyen bu aşk
seni de yaşatmazbilirim..
Bulmacaların içindeyim
ama ne olur çözme beni..
gidersen birgün dayanamaz kalbim..
bırak sırlarla kalayım..sen hep başucumda kal..
Bana hiç “gelmemiş” olsaydın..
korkmazdım elbet “bir gün gidecek” olman düşüncesinden..
Ama geldin bana
Ne de iyi ettin…!
Susamıyorum..Ne zaman susmak gelse içimde..
Gözyaşlarımla yıkıyorum yüzümü..
Çok ağlıyorum…
Diyor ki bir şarkı;
-ben denizden bir damlayımo yüzden tuzludur gözyaşlarım..
Denizden doğduğum doğru..
ama artık eminim
Doğduğum yerde ölmeyeceğim…!
Ağlatmak istemezdim kimseyi..
ve sen hiç ağladın mıbilmiyorum..
Hayatının neresindeyim
ve yokluğumun büyüklügü ne kadar yer tutarsa
bedelini ödemeye razıyım..
Bırak gideyim..
“Tutmuyorum zaten” diyebilirsin..
doğru..
ellerinle bağlamadın ellerimi..
Dillerinle söylemedin “gitmeleri”..
Kalbimden kalbine bağlanan o kalın ilmiği sen atmadın..
Habersiz değildin ama…Sadece uyarmadın..
Bazen oturup sana mektup yazmak geliyor içimden..
Sayfalarca..renk renk..
Saçlarımı boyadığım gibi boyamak istiyorum kelimeleri..
Oturuyorum..yazamıyorum..
Boya kalemleri elimde kalıyor..
Gidip masum çocuk yüzlerini boyuyorum..
Gülüyorlar..
Birilerini mutlu etmeyi becerebiliyorum..
Az da olsa..
Kötü olabilseydim..senin içinsana karşı..
Nefret edebilseydin benden..
Denemedim mi sanıyorsunseni sevmemeyi..
benden nefret etmeyi sana öğretmeyi..
olmadı..
ne zaman bir adım atsam senden geriye..
yüzlerce kere koştum ileriye..
Ardıma döndüğümde sen hep aynı yerdeydin..
Uzaklığımız bundandır..
Neden boğaz köprüsü var burada biliyor musun…
ben mi uydurdum yoksa bu bir hikaye miydihatırlamıyorum..
Ama bir şehir aşık olunca diğer şehre..kuruvermişler araya köprüyü işte..
Şehirlerin dilleri yokanlatamazlar sevdalarını..
Benim dilim var..
Ama şehir kadar saklayamam sevdamı..
Salıverirsem birgün içimden bu aşkı..
yıkılacak bu köprü..
Hiç bir seven kavuşmasın diye….!
Olmuyor..olmuyor..
Bir mektup yazsam diyorum sana..
İnsan kalbine mektup yazamıyor…! düğümde sen hep aynı yerdeydin..
Uzaklığımız bundandır..
Neden boğaz köprüsü var burada biliyor musun…
ben mi uydurdum yoksa bu bir hikaye miydihatırlamıyorum..
Ama bir şehir aşık olunca diğer şehre..kuruvermişler araya köprüyü işte..
Şehirlerin dilleri yokanlatamazlar sevdalarını..
Benim dilim var..
Ama şehir kadar saklayamam sevdamı..
Salıverirsem birgün içimden bu aşkı..
yıkılacak bu köprü..
Hiç bir seven kavuşmasın diye….!
Olmuyor..olmuyor..
Bir mektup yazsam diyorum sana..
İnsan kalbine mektup yazamıyor…!

Sevgiliye yazılmış bir mektup
Biliyorum sen de seviyorsun beni. Gözlerinden okunuyor, uyku gibi, yağmur gibi, duman gibi aşk dökülüyor gözlerinden. Beni sevmediğini söylerken dudaklarının kıvrımında öyle bir işaret görüyorum ki sevdiğini söylüyor. Elini tutuyorum, elimi iterken elin, yanarak titriyor.

Biliyorum sen de seviyorsun beni. Bazen hiç ses vermiyorum sana, beni çağırıyorsun, adımı sesleniyorsun, yüreğin beni arıyor. Uzaklara giderken beni de alıp götürüyorsun, yoksa bu kadar çınlar mıydı kulaklarım ?. Akşam yıldızına bakarken ben geçiyorum aklından, yıldız birden ışığa kesiyor.

Beklenmedik bir zamanda, umulmadık bir yerde ansızın karşıma çıkıyorsun, gözlerimiz karşılaşınca yüzünü çeviriyorsun. Benim yanaklarım alev alev..senin dudakların nar çiçeği.. bir rüzgar esiyor aramızdan görmezden geliyorsun. En yaşanacak zamanda saatler boşa akıyor, çileler sarıyorsun.

Sevgilim, benim nazlı sevgilim.. Neden bu cefa ? Neden susuyorsun? Aramızda niçin bu kadar insan, neden bu kadar engel koyuyorsun ? Sevgilim her şey bahane.. bütün söylediklerin.. Kelebek kanadı kadar ince, yağmur damlası kadar temiz bir aşk bu.. Korkmana, kaçmana gerek yok.

Sevgilim, biliyorum sen de seviyorsun beni, itiraf etmiyorsun.




Mutluluk mu ?
Evet,evet ! ßenim en sevdiğim oyundu o ; küçükken...~
LaL isimli Üye şimdilik offline konumundadır  
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Tag Ekle
bir, diye…, hic, kavusmasin


Yetkileriniz
Sizin Yeni Konu Acma Yetkiniz var yok
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Şu Anki Saat: 10:36